Vuslat
Administrator
- Katılım
- 5 Eki 2021
- Mesajlar
- 8,518
- Tepkime puanı
- 3,463
Fenerbahçe ve Beşiktaş kol kola zirveden uzaklaştı
Süper Lig'in 17. haftasında Ülker Stadyumu'nda karşılaşan Fenerbahçe ile Beşiktaş, mücadeleden 2-2 eşitlikle ayrıldı.
Fenerbahçe, kendi sahasında oynadığı derbiye yüksek bir tempoda başlamadı ve Beşiktaş, ilk dakikalarda Sarı Lacivertli takımın kalesine baskı kurdu.
Maçın ilk bölümlerinde sağdan Rossier ve Ghezzal ile etkili ataklar geliştiren Beşiktaş, soldan Larin ve ileri uçta görev yapan Batshuayi’yi topla buluşturdu. Belçikalı futbolcu, maçta oldukça hareketliydi.
Siyah Beyazlı takımın daha etkili başladığı karşılaşmada, ilk golü Fenerbahçe Mesut Özil’in ayağından buldu ve golün getirdiği moralle daha çok adamla Beşiktaş kalesine gitti.
Mesut Özil motive göründü
Rossi ve Berisha ile önde baskı yapan Fenerbahçe, kaptığı topları Mesut Özil’e taşıdı ve ani ataklarla etkili oldu. Fenerbahçe’nin ilk yarı planına, genellikle bu hücum aksiyonu hakimdi.
Beşiktaş ise daha fazla pas yaparak rakip kaleye kurulu bir şekilde hücum etti ve Josef De Souza ile golü bulduğunda Fenerbahçe savunmasının yapacağı pek de bir şey yoktu. O bölgeden, şut izni verdikten sonra kaderlerine razı oldular. Böyle bir derbide işi şansa bırakmak kötü bir tercihti.
Fenerbahçe, Beşiktaş’ın hata yapmasını bekledi ve ikinci golünü de Siyah Beyazlı takımın hatasından buldu. Sarı Lacivertli takım, bulduğu pozisyonları iyi değerlendirse ilk bölümde farkı açabilirdi.
Başlangıç olarak Beşiktaş’ın önde başladığı, ancak skor odaklı futbol oynayan Fenerbahçe’nin ilk yarıda istediğini aldığını gördük.
Beşiktaş ise daha fazla pas yaparak rakip kaleye kurulu bir şekilde hücum etti ve Josef De Souza ile golü bulduğunda Fenerbahçe savunmasının yapacağı pek de bir şey yoktu. O bölgeden, şut izni verdikten sonra kaderlerine razı oldular. Böyle bir derbide işi şansa bırakmak kötü bir tercihti.
Fenerbahçe, Beşiktaş’ın hata yapmasını bekledi ve ikinci golünü de Siyah Beyazlı takımın hatasından buldu. Sarı Lacivertli takım, bulduğu pozisyonları iyi değerlendirse ilk bölümde farkı açabilirdi.
Başlangıç olarak Beşiktaş’ın önde başladığı, ancak skor odaklı futbol oynayan Fenerbahçe’nin ilk yarıda istediğini aldığını gördük.
Beşiktaş cesur; Fenerbahçe pragmatik oynadı
İlk yarı özelinde maça baktığımızda, Beşiktaş daha cesur oynarken Fenerbahçe evinde oynamasına rağmen pragmatik bir futbol oynamayı seçti ve bunun karşılığını aldı.
Pereira, sol bek Novak’ı stoper gibi oynatırken Macar stoper Szalai’yi sol kanat beki pozisyonunda değerlendirdi. Szalai, Rosier’in arkasına atılan toplarla tehlike yarattı.
Mesut Özil, maçta oldukça konsantre göründü fakat ceza sahasındaki bazı pozisyonlarda Rosier engeline takıldı.
Osayi Samuel ve Rossi zaman zaman sağ kanattan çok hızlı ataklara öncülük ettiler, ancak rakip kalede skor üretme konusunda beceri eksikliği yaşadılar. Özellikle Osayi’nin performansı vasattı.
Beşiktaş, Kadıköy’de kazanmak için oynaması gerektiğinin farkındaydı, ancak Fenerbahçe’nin en fazla istediği şey rakip takımın üzerine çok adamla gelmesini sağlamaktı. Böylece, Sarı Lacivertliler hızlı ataklarla skora gidebileceklerdi. Oyun tam da böyle oynandı.
İki takımın da kaybettiğinde şampiyonluk yarışından uzaklaşacağını düşündüğümüzde Beşiktaş’ın planının mantıksız olduğunu söylemek mümkün değil. Fakat, bu tür bir derbide bu kadar yüksek bir tempoda ve rakip alanda başlamak riskliydi.
Fenerbahçe; bulduğu pozisyonları iyi değerlendirse riskli oynayan Beşiktaş karşısında maçı koparabilirdi, fakat maçın geneline baktığımızda ise kazanmaya daha yakın olan taraf Beşiktaş’tı.
Maça beraberlik geldikten sonra Fenerbahçe sanki evinde oynadığını hatırladı ve rakip kaleye kurulu düzende hücum organizasyonları yaptı. Özellikle, son on dakikalık bölümde Beşiktaş kalesinde baskı kurdu.
İrfan Can ve Mert Hakan’ın oyuna girmesiyle topa daha fazla sahip olan Sarı Lacivertli takım, orta alandan hızlı paslar yaparak topu kanatlara açsa da skor üretmekte zorlandı.
Pereira, sol bek Novak’ı stoper gibi oynatırken Macar stoper Szalai’yi sol kanat beki pozisyonunda değerlendirdi. Szalai, Rosier’in arkasına atılan toplarla tehlike yarattı.
Mesut Özil, maçta oldukça konsantre göründü fakat ceza sahasındaki bazı pozisyonlarda Rosier engeline takıldı.
Osayi Samuel ve Rossi zaman zaman sağ kanattan çok hızlı ataklara öncülük ettiler, ancak rakip kalede skor üretme konusunda beceri eksikliği yaşadılar. Özellikle Osayi’nin performansı vasattı.
Beşiktaş, Kadıköy’de kazanmak için oynaması gerektiğinin farkındaydı, ancak Fenerbahçe’nin en fazla istediği şey rakip takımın üzerine çok adamla gelmesini sağlamaktı. Böylece, Sarı Lacivertliler hızlı ataklarla skora gidebileceklerdi. Oyun tam da böyle oynandı.
İki takımın da kaybettiğinde şampiyonluk yarışından uzaklaşacağını düşündüğümüzde Beşiktaş’ın planının mantıksız olduğunu söylemek mümkün değil. Fakat, bu tür bir derbide bu kadar yüksek bir tempoda ve rakip alanda başlamak riskliydi.
Fenerbahçe; bulduğu pozisyonları iyi değerlendirse riskli oynayan Beşiktaş karşısında maçı koparabilirdi, fakat maçın geneline baktığımızda ise kazanmaya daha yakın olan taraf Beşiktaş’tı.
Maça beraberlik geldikten sonra Fenerbahçe sanki evinde oynadığını hatırladı ve rakip kaleye kurulu düzende hücum organizasyonları yaptı. Özellikle, son on dakikalık bölümde Beşiktaş kalesinde baskı kurdu.
İrfan Can ve Mert Hakan’ın oyuna girmesiyle topa daha fazla sahip olan Sarı Lacivertli takım, orta alandan hızlı paslar yaparak topu kanatlara açsa da skor üretmekte zorlandı.
Pereira coşkusuz; Önder Karaveli heyecanlıydı
Kaybedecek bir şeyi olmayan iki takımın mücadelesinde; Fenerbahçe skor odaklı oynarken Beşiktaş maçı kazanmayı daha çok istedi. Önder Karaveli’nin heyecanı futbolcularına yansıdı. Pereira, coşkusunu çoktan kaybetmişti.
Vitor Pereira, yedek kulübesindeki görüntüsüyle Sarı Lacivertli kulüpten çoktan ayrılmış bir görüntü çizdi. Portekizli teknik direktör, özellikle sezon başında takımının attığı gollere verdiği tepkilerden çok uzaktı. Bu maçın ardından tribünlerden “Yönetim istifa” tezahüratları yükseldi.
Beşiktaş’ta ikinci resmi maçına çıkan Önder Karaveli, Kadıköy’den beraberlikle ayrılarak 2 maçta 4 puan topladı. Beraberliğin, Kadıköy’de alınmış olması Karaveli’ye kredi kazandırabilir, ancak Beşiktaş aldığı bir puanla zirve yarışından geride kaldı.
Vitor Pereira, yedek kulübesindeki görüntüsüyle Sarı Lacivertli kulüpten çoktan ayrılmış bir görüntü çizdi. Portekizli teknik direktör, özellikle sezon başında takımının attığı gollere verdiği tepkilerden çok uzaktı. Bu maçın ardından tribünlerden “Yönetim istifa” tezahüratları yükseldi.
Beşiktaş’ta ikinci resmi maçına çıkan Önder Karaveli, Kadıköy’den beraberlikle ayrılarak 2 maçta 4 puan topladı. Beraberliğin, Kadıköy’de alınmış olması Karaveli’ye kredi kazandırabilir, ancak Beşiktaş aldığı bir puanla zirve yarışından geride kaldı.